Kimse boğazımızdan öpmeyecek bizi anne,
Kimse düğüme dayamayacak kulağını.
İçimdeki çocuğa sûreler inecek,
İçimdeki çocuk aklımı ıslatacak anne.
Kalbimiz kırıldı biraz anne,
Ama öpersen geçecek.
Dökülecek alnımdan kibir, sırtımdan el izleri.
Her gün kendimi bekledim iş dönüşlerinde,
İçimdeki çocuğu koşturdum her yokuşta.
Her akşamda,
Her anıda.
Büyüme, diye tembihledim anne,
Musibetlerce talan olmuş bir evken çocukluğum.
İnsan insandır dedim,
Hadi gel bu yalana beni inandır anne.
Tüm kafesleri lanetleyen bir çocuk,
Göğsümün kafesini tekmeler durur.
Göğsümde inşirah kadar bir boşluk,
Göğsümde beceriksiz bir sihirbaz,
Oyalar ömrümü kuş ölüleriyle.
Sesimiz kısıldı biraz anne,
Ama öpersen geçecek.
Masallardan masamıza damlayacak ışık.
Çektiğimiz her sabra bir diş kırığı,
Her diş kırığına bir yutkunma.
Babamın kıyamet göyneğine bürünmüşken ben;
“Ölç” diyeceğim;
“Kollarınla ölç beni.”
Kimse boğazımızdan öpmeyecek bizi anne,
Kimse düğüme dayamayacak kulağını.
İçimdeki çocuğa sûreler inecek,
İçimdeki çocuk aklımı ıslatacak anne.
ngd.(Devam edeceğiz anne; buralarda
bir yerde kalsın hele bu.)
bir yerde kalsın hele bu.)