Milli Kütüphane Başkanlığı bünyesinde yapılan araştırmalarda
147 tonluk kitap ve tarihi eserin, kilosu 15- 50 kuruş arasında satıldığı
öğrenildi.
147 tonluk kitap ve tarihi eserin, kilosu 15- 50 kuruş arasında satıldığı
öğrenildi.
Bugünlerde internette çoğunlukla boş zaman doldurmak için
girdiğiniz haber sitelerinde bu haberi göreceksiniz. Muhtemelen felaket veya
büyük magazin skandalı verir gibi dikkat çekmek için atılan haber başlıklarının
arasında resmine bakıp geçilecektir hatta.
girdiğiniz haber sitelerinde bu haberi göreceksiniz. Muhtemelen felaket veya
büyük magazin skandalı verir gibi dikkat çekmek için atılan haber başlıklarının
arasında resmine bakıp geçilecektir hatta.
Milli Kütüphane
Başkanlığı hurda deposunda kaydı bulunmayıp Hurdasan’a gönderilen 147 ton
kitap ve yazılı materyalin kilosu 15 ile 50 kuruş arasında fiyatlarla satıldığı
öğrenildi.
Başkanlığı hurda deposunda kaydı bulunmayıp Hurdasan’a gönderilen 147 ton
kitap ve yazılı materyalin kilosu 15 ile 50 kuruş arasında fiyatlarla satıldığı
öğrenildi.
Kültür ve Turizm
Bakanı Ömer Çelik Twitter
hesabından yaptığı “Milli Kütüphane’de pek çok eserle ilgili suç teşkil eden
uygulamalar tespit ettik” açıklamasıyla haberin gerçekliğini de onayladı.
Bakanı Ömer Çelik Twitter
hesabından yaptığı “Milli Kütüphane’de pek çok eserle ilgili suç teşkil eden
uygulamalar tespit ettik” açıklamasıyla haberin gerçekliğini de onayladı.
Hurdasan
tarafından yapılan satışların birçok sahaf
ve koleksiyoner tarafından ilgi gördüğü, hatta Ankara’daki bazı sahaflarda
Milli Kütüphane mühürlü kitaplara
rastlanıldığı da özel gazetelerin haberleri arasında yer alıyor.
tarafından yapılan satışların birçok sahaf
ve koleksiyoner tarafından ilgi gördüğü, hatta Ankara’daki bazı sahaflarda
Milli Kütüphane mühürlü kitaplara
rastlanıldığı da özel gazetelerin haberleri arasında yer alıyor.
Satılan kitaplar
içerisinde 1860 basımlı Hristiyan teolojisine göre yazılmış Ermenice bir
kitaptan, 1800’lü yıllarda basılmış İzmir baskılı Ermenice Balkan coğrafyasını
anlatan bir kitap gibi önemli eserlerin de yer aldığı kaynaklar arasında.
içerisinde 1860 basımlı Hristiyan teolojisine göre yazılmış Ermenice bir
kitaptan, 1800’lü yıllarda basılmış İzmir baskılı Ermenice Balkan coğrafyasını
anlatan bir kitap gibi önemli eserlerin de yer aldığı kaynaklar arasında.
Başbakan gibi “çok açık ve net” söyleyelim, böyle uzun
süreli ve sanki organizeymiş gibi duran bir “dangalak”lığın, satışlar yapılınca fark edilmiş
olmasıyla ilgili komplo teorileri geliştirecek değiliz. Devletin muzır neşriyat
içine hangi önemli kitabı alsak diye gözetlediği, Gezi Parkı kütüphanesine yaptığı muamele de eklenince zaten daha
iyisi beklenemezdi. Tarihi değerinin yanında maddi değeri de yüksek olabilecek
bu eserlerin nasıl böyle paldır küldür satıldığıyla ilgili birilerinin tatmin
edici bir açıklaması, olmaz ya, olsa bile sanırım “giden gitti” demekten başka
bir sonuca bağlayamazlar.
süreli ve sanki organizeymiş gibi duran bir “dangalak”lığın, satışlar yapılınca fark edilmiş
olmasıyla ilgili komplo teorileri geliştirecek değiliz. Devletin muzır neşriyat
içine hangi önemli kitabı alsak diye gözetlediği, Gezi Parkı kütüphanesine yaptığı muamele de eklenince zaten daha
iyisi beklenemezdi. Tarihi değerinin yanında maddi değeri de yüksek olabilecek
bu eserlerin nasıl böyle paldır küldür satıldığıyla ilgili birilerinin tatmin
edici bir açıklaması, olmaz ya, olsa bile sanırım “giden gitti” demekten başka
bir sonuca bağlayamazlar.
İnsanların düzenli ve toplu olarak aşağılandığı ülkede tarihin
kiloyla satılması sürpriz değil.
kiloyla satılması sürpriz değil.
Koray Sarıdoğan
Başlığı görünce bir an gözlerime inanamadım ama diğer yandan, şaşkınlığım geçince inanılmaz üzüldüm! dilerim kıymet bilen birilerinin eline geçer!. koskoca tarih ve kültürel hazinelerimiz nasıl heba ediliyor!.. her şeye para gözü ile bakan… anında her şeyi satan!.. pes doğrusu!.. Önmeli bilgi adına teşekkürler..Bu arada görsel ve içerik olarak donanımlı sitenizi yeni fark ettim… takibinizde olacağım..