Dan Brown Cehennem kitabıyla bir kez daha okurla buluştu. Altın Kitaplar‘dan çıkan romanı Cehennem üzerine Gezginci Erdem’in incelemesi KalemKahveKlavye.com’da.
İki üç masa önüme bir adam oturdu. Çantasını koydu masaya. İçinden bir not defteri ve bir kalem çıkardı. Çay söyledi, Türk kahvesi de olabilir. Pierre Loti Tepesi ‘ndeydik, o İstanbul’u süzdü, ben onu. Bir yandan “Bu adamı gözüm bir yerden ısırıyor” hissi, diğer yandan ritüelleri olan dingin bir yazarı yazarken seyretmenin verdiği heyecan, öylece baktım adama. Bilemezdim Dan Brown ‘un cehennemi İstanbul’a getireceğini. Yarım saat boyunca durmadan not alan turist yazarın Dan Brown olduğunu çok sonra anladım. Bu ilginç tesadüfün gölgesinde kitabı okumak şart olmuştu tabi. Defterine düştüğü notları merak ettiğimi anımsıyorum. İşte kitapta o notları, yazarın gözündeki İstanbul ‘u aradım.
Dan Brown Klasiği
“Da Vinci Şifresi” ve “Melekler ve Şeytanlar” gibi çok satan kitapların yazarı Brown merak unsurunu romanlarının hamuru yapıyor. Bu hamurun içindeki gerilim ve macera kısa bölümler halinde film algısı oluşturularak sunuluyor. Cehennem de aynen bu şekilde klasik bir Hollywood sahnesiyle başlıyor ve devam ediyor. Şehirleri, nesneleri görmek kolay bu tarz romanlarda… Manzaraların uçtum kondum tarihini öğrenip merak ediyor insan. Ancak karakterler, kahraman ve kahraman yardımcıları olarak tasarlandıklarından gerçekçilikten uzaklar. Haliyle tüketimi kolay bir kitap Cehennem. Ufak fikirler edinebilir, beyninizde oluşan peyzajlardan keyif alabilir, irkilebilir hatta kitabı okurken sayfaları hışımla
çevirebilirsiniz. Kitap bittiğinde ise kitapla ilgili hemen hemen hiçbir şey düşünme gereği duymazsınız.
çevirebilirsiniz. Kitap bittiğinde ise kitapla ilgili hemen hemen hiçbir şey düşünme gereği duymazsınız.
Peki Cehennem düşündürmek için mi yazılmış? Hayır. Brown bu açıdan başarılı… Peki okur düşünmek için mi okur Cehennem ‘i? Bilmiyorum. Eğer öyleyse inanın düşünmek ve derinlik hissi, merak unsurunu alt edecektir. Şahsen o ilginç tesadüf olmasa ben pişman olmadan kitabı yarıda bırakırdım.
“Dan Brown ‘un yöntemi kendine özgü mü?” sorusunu sormadan olmaz. Cevabı net: Değil… Birçok polisiye ve macera romanı yazarının uyguladığı bu yöntemin yanında Dan Brown ‘u farklı kılan nedir? Dini hikayeler ve mistizm ilk akla gelenler. Tarihi olayların teknolojiyle buluşması ise zıtlığın verdiği enerjiden sonuna kadar faydalanıldığını gösteriyor.
Dan Brown Cehennem Romanı Bir İstanbul Romanı Mı?
Artık kronikleşmiş aşağılık kompleksinin etrafında dolaşırken tanıdık cümleler çalındı kulağıma. Yabancı bir mecrada memleketin adı geçince gözleri parlayan bizler, filmlerle tam mest olmuştuk ki yemek sonrası tatlı gibi geldi Cehennem. Dile kolay, Dan Brown son romanında İstanbul’u yüzü aşkın sayfaya taşımış. Ama nasıl?
Ayasofya’yı ve Yerebatan Sarnıcı ‘nı merkeze alarak tarihi öğelerin eşliğinde soruları/sorunları çözmeye çalışıyor Langdon. İstanbul tasvirleri zayıf ama kullanışlı… Floransa tasvirlerinde içi İtalya’ya akan ben, İstanbul’u yazarın kaleminden okuyunca hayıflanmaktan vazgeçtim.
Binlerce hikayenin binlerce yıldır efsaneleştiği şehir arka plan olamamış romanda. Ayasofya’nın ve Yerebatan Sarnıcı’nın hatrına şehrin adı yazılmış hissi hakim. Yerebatan Sarnıcı ve Ayasofya çoğunlukla İtalya’da, Paris’te bir yere kondurulmuş gibi görünüyor satırların arasında. O nadir hissedilen ama hissedilince de insanı büyüleyen İstanbul ruhu bu kitapta yok.
Langdon Indiana Jones Yolunda
Meşhur profesör Langdon son macerasıyla modern çağın Indiana Jones’u olma yolunda. Eğer bir kitapta daha karşımıza çıkarsa Brown’un aslında yaratıcılıktan uzak sadece kapitalist kaygılarla yazdığını düşünebiliriz. Bu düşünce arifesinde İstanbul’un Langdon’u emekli etmesini ummaktan başka bir şey gelmez elimden.
Son olarak Dante ‘nin kitabın konusunun çıkış noktası olması beni Dante okumaya itti. Bir kitabın sizi başka bir kitaba sürüklemesi güzeldir. Okunan kitabın bırakılıp bahsi geçen kitabı okuma isteği ise yazar için hoş olmasa gerek. Yine de kitabı eğlence sektörünün bir parçası olarak görenleri memnun edecektir Cehennem!
“Cehennem”; filmi çıkar yakında, okumaya gerek yok nidaları arasında çok satıp milyonları kitap okumaya teşvik ediyor. Bu teşviğin nitelikli mi olduğu konusu tartışılır, tartışılmalı.
VİDEO · Dan Brown’ın Yazarlık Dersi Ne Anlatıyor? · Yazma Teknikleri ve Yazarın Yaşamı
Mühendis / Yazar. Çeşitli kitap eklerinde kitap inceleme / eleştiri yazıları çıktı. Kalemkahveklavye site ve dergisinde öykü, deneme, kitap incelemeleri yazmaya devam ediyor.