Hakan Bıçakçı’nın yeni öykü kitabı “Hikâyede Büyük
Boşluklar Var”, İletişim Yayınları tarafından duyuruldu.
Boşluklar Var”, İletişim Yayınları tarafından duyuruldu.
Geçtiğimiz yıl İletişim Yayınları tarafından yayımlanan “Doğa
Tarihi” isimli romanının ardından Hakan Bıçakçı’dan yeni kitap haberi
geldi.
Tarihi” isimli romanının ardından Hakan Bıçakçı’dan yeni kitap haberi
geldi.
Yine İletişim etiketiyle yayımlanacak olan ve duyurusu henüz yapılan
Hakan Bıçakçı kitabı, bu sefer öykü türünde geliyor.
Hakan Bıçakçı kitabı, bu sefer öykü türünde geliyor.
Hakan Bıçakçı’nın “Hikâyede
Büyük Boşluklar Var” isimli yeni öykü
kitabı Eylül ayı başında raflardaki yerini alacak.
Büyük Boşluklar Var” isimli yeni öykü
kitabı Eylül ayı başında raflardaki yerini alacak.
Kapak tasarımının Koray Ekremoğlu’na, görselinin ise Ege Dalaman’a ait
olduğu kitabtan yayınlanan bir bölüm ŞURADA, arka kapak yazısı şöyle:
olduğu kitabtan yayınlanan bir bölüm ŞURADA, arka kapak yazısı şöyle:
“Gözlerimi açtığımda
yataktaydım. Ancak bu benim yatağım değildi. Yumuşacık, açık renk yorganın
ortasına gömülmüştüm. Tepemde bembeyaz ışıklar vardı. Gözlerim acıyla kamaştı.
Bakışlarımı spotların kör edici beyazlığından kurtarıp sağıma baktım. Alışveriş
yapan müşteriler… Soluma baktım. Yine alışveriş yapanlar… Büyük bir
mağazanın orta yerindeydim. Teşhir amaçlı sergilenen iki kişilik yataklardan
birinin üzerinde… Ürün kataloğuna sızıp karşıma çıkan ilk mobilyaya
uzanıvermişim gibi. Sahipsiz, satılık bir döşekteydim.
yataktaydım. Ancak bu benim yatağım değildi. Yumuşacık, açık renk yorganın
ortasına gömülmüştüm. Tepemde bembeyaz ışıklar vardı. Gözlerim acıyla kamaştı.
Bakışlarımı spotların kör edici beyazlığından kurtarıp sağıma baktım. Alışveriş
yapan müşteriler… Soluma baktım. Yine alışveriş yapanlar… Büyük bir
mağazanın orta yerindeydim. Teşhir amaçlı sergilenen iki kişilik yataklardan
birinin üzerinde… Ürün kataloğuna sızıp karşıma çıkan ilk mobilyaya
uzanıvermişim gibi. Sahipsiz, satılık bir döşekteydim.
Hakan Bıçakcı, gezinen,
bir görünüp bir kaybolan insanları anlatıyor, fısıl fısıl konuşuyorlar. Küçük
takıntıları, manasız paniklemeleri, yenilgileri, gelip geçenleri
resmediyor.Tuhaf suçlulukları, belki de Sartre okuyan kızı, genişleyen
gökyüzünü, köprü trafiğini, beyaz masa örtülerini, baş ağrısını, tesadüfleri,
uğultuları, İstanbul’u, metroyu…
bir görünüp bir kaybolan insanları anlatıyor, fısıl fısıl konuşuyorlar. Küçük
takıntıları, manasız paniklemeleri, yenilgileri, gelip geçenleri
resmediyor.Tuhaf suçlulukları, belki de Sartre okuyan kızı, genişleyen
gökyüzünü, köprü trafiğini, beyaz masa örtülerini, baş ağrısını, tesadüfleri,
uğultuları, İstanbul’u, metroyu…
Hikâyede Büyük
Boşluklar Var, kafa karıştırıcı, hatıra didikleyen Bıçakcı hikâyeleri… Hayaller
Paris, Gerçekler Eminönü…”
Boşluklar Var, kafa karıştırıcı, hatıra didikleyen Bıçakcı hikâyeleri… Hayaller
Paris, Gerçekler Eminönü…”
—