Rüzgâr Ceyda Alpak, İstanbul’un tarihi semtlerinden birini; çocukluğunun Yeldeğirmeni’ni anlatıyor kitabında. Her birinin sonu denize çıkan yokuşlu sokaklarını, sinagogları, havraları, sokaklar dolusu çocukları, güzelim komşulukları ve insanları… Sünget, Emek, Demirciyan, Menase, Valpreda, Ekşioğlu apartmanlarını… Uzunhafız, Ortaç, Yeşilay Sokak, Paris Mahallesi’ni… Agop, Terzi Salamon, Bekçi Selo, Kunduracı Yorgo, Ahmet Abi, Dursun Amca ve Ester Teyze’yi… Bir sokak düşünün ki, çeşit çeşit, boy boy çocuklarla dolu; Yosef, Javid, Haupt, Salamon, Marry, Ali, Özlem, Rüzgâr, Sedef, Rojda, Avşin, Baran, Bendo, Çerko’yu anlatıyor Alpak. Bir kitap düşünün ki, yaşanmış hikâyelerle bezeli, ancak kurgu olsa bu kadar güzel olur.
Yeldeğirmeni Öyküleri, birer edebi metin olarak da okuru kıskıvrak yakalayarak, Yeldeğirmeni’ne ve yazarın tanıklığına hayran bırakacak denli etkileyici. İnsan, kitabın son öyküsünü bitirince düşünmeden edemiyor; yazılacak ne çok hikâye, yaşanacak ne çok semt, sevilecek ne çok insan var. Hayat çok uzun değil. Dün, yalnızca bir adım ötede, ‘Son’ yazısı perdede belirip film bitmeden, yazar bizi Yeldeğirmeni sokaklarına çağırıyor. Çay içip simit yemeye ve sokaklarından vapurlar geçen çocukluğumuzla buluşmaya…
Rüzgar Ceyda Alpak; 1973 yılında İstanbul, Kadıköy, Yeldeğirmeni’nde doğdu. 1997 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro bölümünden mezun oldu. Tiyatro Baykuş ve İstanbul Bulvar Tiyatrosu ekipleriyle çalıştı. 1995 yılında Tiyatro Panorama’yı kurdu. Uzun yıllar film, dizi ve çizgi film dublajı yaptı. 2010 yılında Anniş kostüm atölyesini hayata geçirdi. Özel okullarda drama ve tiyatro dersleri verdi. Halen çocuk oyunları yazıp yönetmekte ve insanlara hayal ettikleri kostümler dikmekte… Bir kız çocuğu annesi. Domuz objeleri koleksiyonu yapıyor.