Ankara Devinim Tiyatro, Meksikalı feminist ressam Frida Kahlo ve hayatını anlatan Ben Frida Kahlo “Otoportre” oyunuyla izleyiciyi buluşturuyor.
Oyun yazarı Ahmet Yapar’ın 2010 yılında kurduğu Ankara Devinim Tiyatro, Meksikalı feminist ressam Frida Kahlo’nun hayatını anlatan Ben Frida Kahlo “Otoportre” oyunuyla izleyiciyi buluşturuyor.
Frida Kahlo’nun aşk ve mücadele dolu geçen hayatı Mart 2016’da Ben Frida Kahlo “Otoportre” oyunuyla izleyici karşısına çıkmıştı. Kapalı gişe oynayan bu oyun 27 Kasım & 18 Aralık 2016 Pazar günleri saat 20.00’da CerModern’de tekrar izleyicilerle buluşacak.
Frida Kahlo Kimdir?
Bir yirminci yüzyıl popüler kültür ikonu hâline gelen ressam, resimlerinin yanı sıra inişli çıkışlı özel yaşamı ve politik görüşleri ile tanınır. Sanatı sürrealist olarak tanımlanmışsa da kendisi bu tanımı reddetmiştir. Ressam Diego Rivera’nın eşidir. 1907 yılında Meksiko’nun güneyindeki Coyoacán’da dünyaya geldi. 6 Temmuz 1907 günü doğmuş olmasına rağmen kendisi doğum tarihini Meksika Devrimi’nin gerçekleştiği 7 Temmuz 1910 günü olarak ilan etmiş, yaşamının modern Meksika’nın doğuşuyla başlamış olmasını istemiştir. Altı yaşındayken geçirdiği çocuk felcinin sonucu olarak bir bacağı engelli kalmış, kendisine “Tahta Bacak Frida” denmişti. Bu engeliyle baş etmesini bilen Frida, genç kızlık çağında, dönemin en iyi eğitimini veren Ulusal Hazırlık Okulu’nda okudu. Bu okul, onu sanat, edebiyat, felsefe gibi alanlara yönlendirdi. İleride Meksika düşün yaşamının önemli isimleri olarak anılacak Alejandro Gomez Arias, Jose Gomez Robleda, Alfonso Villa okul arkadaşları oldu. Okulda, anarşist bir edebiyat grubuna dâhil oldu; güçlü bir kişilik oluşturmaya başladı. 18 yaşında geçirdiği bir trafik kazası bütün hayatını değiştirdi. Frida Kahlo, 13 Temmuz 1954’te, akciğer embolisi teşhisiyle son nefesini verdiğinde; arkasında bıraktığı son tablosu; Yaşasın Yaşam isimli bir natürmorttu. Cenazesi ertesi gün yakıldı. Külleri Mavi Ev’de muhafaza edilmektedir. Mavi Ev, 1955’te Rivera tarafından devlete bağışlanmıştır. Frida Kahlo’nun 143 resmi vardır; 55 tanesi otoportredir.[9] Yaşamının büyük bir bölümünü yatakta başının üstünde duran, “gündüzlerinin ve gecelerinin celladı” olarak tanımladığı bir aynaya bakarak geçirdiği için sürekli oto-portre çizmiştir. Resimlerindeki ustalık, Pablo Picasso’ya bile “Biz onun gibi insan yüzleri çizmeyi bilmiyoruz” dedirtmiştir. -Kaynak