theme-sticky-logo-alt
img-alt
img-alt
img-alt
img-alt
Etiket / sel yayıncılık
  KalemKahveKlavye Podcast’lerinin ilki olan, Koray Sarıdoğan tarafından hazırlanan Filtresiz Edebiyat Konuşmaları serisinin bu bölümünde Sel Yayıncılık’la birlikte gündeme gelen, Türkiye yayıncılık sektöründeki taciz ve korsan bandrol iddialarına, belli bir yayınevi özelinde değil genel bir bakış sunuluyor. Bu yayını aşağıdaki ister aşağıdaki oynatıcıda isterseniz Youtube, Spotify ve iTunes üzerinde dinleyebilirsiniz. KalemKahveKlavye.com ABONE OLUN: youtube.com/kalemkahveklavye BİZİ...
Kitap okumayı oldukça seven, kendim de öyküler yazan biriyim. İncelediğim çevirilere girmeden önce, çeviriden ve iyi çeviriden ne anladığıma değinmek istiyorum. Çeviri bana göre sadece bir kitabı çevirme işi değil, bir yeniden yazma işidir. Çevirmen kişisi kendi seçtiği ya da yayınevinin ona verdiği eseri alır ve yeniden yazar. Ve bana göre Türkçeye çevrilen eserlerdeki en...
  Bir yayınevi için “yatırım yapılacak yazar”ın ölçütleri neler? “Yatırım” kelimesini yayınevi-yazar ilişkisini ele alabileceğimiz bir kavram olarak görmüyor ve kabul etmiyoruz. Burada ifade edilmek istenen bir yazarın kitabını yayınlamaya karar vermek, uzun erimli bir ilişki kurmayı hedeflemek, okurunu bulmasını sağlamaya çalışmaksa bunun tek bir ölçütü var: Metnin niteliği. Bu ölçütlerde edebi değer mi, ticari...
Sel Yayınları’nın Temmuz 2018 dönemi için okurlarına sunduğu kitaplarda Fernonda Pessoa, Salâh Birsel ve Henri Michaux gibi isimler var. Bir Zavallı Sarı At, Salâh Birsel Denemelerine Kaşıkçı Elması gözüyle bakan ve her denemesinde rozası altın değerinde yeni Kaşıkçı’lar türetmeye çalışan Salâh Birsel, sanatı ve sanatçıları yaşamöyküleriyle ele alarak okurlarını merak dolu bir yolculuğa çıkarıyor. Bir...
8 Mart Dünya Kadınlar Günü veya Dünya Emekçi Kadınlar Günü; başına ne getirildiğinden çok bu özel günün köklerini bilerek veya bilmeyerek bir çiçeğe, bir yüzüğe veya kadınları “hediye alınarak mutlu edilmesi gereken” bir konuma oturtacak herhangi bir algı yerine tarihsel köklerini bilmek gerektiğini düşünüyoruz elbette. Tarih, malum: 8 Mart 1857. New York’ta uzun iş saatlerinin...
Sausser’e göre dil; bireydeki konuşma yetisinin kullanılabilmesi için, toplumsal yapı aracılığıyla kabul edilen anlaşmalar ve uyuşmalar bütünüdür. Yani dil toplumsal bir kurumdur. Toplumu oluşturan bireylerin ortak dili, bireyin dışındaki verilerin toplamıdır. Bu veriler aynı zamanda bilinçdışını da oluşturur ve Sausser’in dil felsefesinde ‘’gösterge’’ olarak adlandırılır. Göstergeler var oluşunu gösterenlerle tamamlarlar. Toplumu oluşturan bireyler olarak gösterenler...
Onur Ünlü’nün şiir, sinema ve televizyon prodüksiyonları vasıtasıyla dahil olduğumuz dünyasına bu kez uzun ve derin bir sohbetle konuk oluyoruz. Bir Sürü Endişe Sel Yayıncılık’tan çıktı. Son sürat üretmeye devam eden, normal olanın sınırlarını zorlayan, ortalama ile derdi olan, anaakımla işi olmayan, çok okuyan, çok seyreden, çok dinleyen, türüne az rastlanır bir zihnin kıvılcımlı, sihirli, deli,...
Julia Kristeva ve Simone de Beauvoir… Kadın özgürlüğü mücadelesinde ufuk açıcı çalışmalarıyla anılan iki isim, iki düşünce insanı, iki yazar… Kristeva’nın hayranlık ve eleştirellikle ele aldığı, dönemini önceleyen ve kendisini kuşatan Simone de Beauvoir üzerine yazılarından oluşan bu derleme bizi Beauvoir’ı yeniden okumaya davet ediyor. Hem yaşamıyla hem de eserleriyle antropolojik bir devrim gerçekleştirmiş, bireysel...
“Bu kitap ne sonbahar ne de Çin’le ilgili elbette. Dolayısıyla zaman ve mekân benzerlikleri birer tesadüften ibarettir.” Absürdün, şenliğin, oyunbazlığınve varoluşçuluğun imkânlarını zorlayarak edebiyat laboratuvarında çılgın deneyler yapan Boris Vian, Pekin’de Sonbahar romanı hakkında okuruna gereken uyarıyı arka kapağa düştüğü bu notla yapar. Pekin’de Sonbahar, okuru tüm canlılığıyla “yaşayan” Paris’ten uçsuz bucaksız bir yokyere, Egzopotamya...
15 49.0138 8.38624 arrow 0 bullet 0 4000 1 0 horizontal https://kalemkahveklavye.com 300 4000 1