Ömer Faruk İspir ve Emre Şanlı’nın yazdığı Hankâh Balık Tapınağının Azizleri isimli sufist-polisiye türündeki roman, Eftalya Yayınları’ndan çıktı.
Tanıtım bülteninden:
“Kenan Özden, bir kriminolog. Hayatının bir yönü sufi detaylarla dolu, bir yönü ölüler ve katillerle. Bu sebeple her zaman gri olmak zorunda! Zihninin derinlerinde, tam manasıyla muhalif ve şüpheci, fakat yaşarken katlanılmaz bir sadakatle hareket ediyor. Neye sadık? Anlatacağım.
Medyadan okullara varan pek çok işle uğraşan Okyanus Vakfı’nın Onursal Başkanı Nazım Aktuğ, öldüğünde, göğsüne saplanmış balık kabzalı hançeri gören o. Kriminal Soruşturma Dairesi Başkanı Kenan Özden. Odanın her yerinde ölü kelebekler var. Nazım’ın iki elinde, duran kilise maketi ve Markos incili de odadaki şaşırtıcı detaylardan. Özel yetkili bir ekip olan Kriminal Soruşturma Dairesi, Nazım Aktuğ cinayetini çözmeye çalışırken, yakaladıkları ipuçlarıyla kendilerini, Anadolu’daki deruni yapılanmaların arasında vuku bulan, okült bir savaşın ortasında bulurlar.
Nazım Aktuğ’un otopsi raporundan çıkan sonuç ekip üyelerini neden şaşırtıyor? Nazım Aktuğ ‘u kim öldürdü? Odadaki sembollerin anlamları neler? Her kilit bir diğerine bağlı ve ekip üyelerinin kıpırdaması hayli zor. İşte bu noktada, Kenan Özden, “Delil” ine başvuruyor. sadakat duyması gerekenin “Deus Ex Machina” ‘sının yardımıyla daha rahat hareket etmeye başlıyor. Erdebil, Kurtuba, Maveraünnehir, Anadolu Medeniyetlerinin harmanıyla kudret kazanan bir yapı var. Hankâh-ı Kebir. Post Modern Hurufi Ajanları, protest sokaklarda, kaldırım taşları üzerinde oturan muhalif, Anarko primitif kalenderiler! Entellektüel merakları olan, Galata seçkinlerinden müteşekkil, Mevlevi şifacılar. Daha cezbeli daha aktivist, daha kavgacı olan Bağdat Muhafızları ve daha bir çoğu! İstanbul Dehlizlerinde yaşayan Hristiyan Gnostiklerle batıni,ekonomik,askeri, istihbari bir savaşın içindeler. Dengeler, Ortadoğu’dan aldığı rüzgarla, Anadolu için bozulmaya çok müsait. tam bir kaos! Kenan Özden gibi, ekip üyelerinin de, fırtınada sığınacak bir liman bulma çabası..”
Sadık Yemni’nin takdimi:
“Balık Tapınağı, güçlü ve gnostik bir tarikattır. Tanrı Dagon ve Hıristiyanlık bunlar için ne anlam taşımaktadır. Amaçları nedir? Bunların en ciddi yerli rakibi Hankâh, nasıl kurulmuştur? Kenan özden, Hankâh ilişkisi nedir?Ömer Faruk İspir ve Emre Şanlı adında İki genç ve yetenekli yazarın elinden çıkan Hankâh, Sufist-Polisiye türünde bir roman. Bize bu iki gnostik güç arasındaki kıyasıya mücadeleyi anlatıyor. Günümüz dünyasında olan bitenlerle bire bir karşılığı olan bu mücadelede her türlü gizemli usül, yordam ve araçlar kullanılacaktır. Vesica Piscis, iç içe geçmiş iki dairenin sırrı, rünik sembollerle tayyi mekân edenler, ülkemizde iç karışıklık için uykuda bekletilen Anarko Hücreler, gizli silah depoları, ortaya çıkması halinde Vatikan’ı kökten sarsacak olan eski bir İncil nüshası, Bağdat Muhafızları, Alanya Kalesi ve İstanbul’un dehlizleri.
Hankâh, Balık Tarikatını çökertmeyi başarabilecek mi? Gizemli İncil’in sırrı herkesin malı olacak mıdır? Dünyanın Kültür ve Gnostik başkenti olan İstanbul’da geçen nefes kesici bir serüven.”