Tüm dünyada geniş bir okur kitlesine sahip gerilim romanı Davetli Listesi‘nin “Çağımızın Agatha Christie’si” övgülerini kazanan yazarı Lucy Foley’in, okurlar tarafından yine çok sevilen ve yayınlandığı yılın en iyi gerilim romanı olarak gösterilen kitabı Paris Apartmanı, Epsilon Yayınevi etiketi ve Şebnem Tansu çevirisiyle okuruyla buluştu.
“Paris’te çok lüks bir apartmanda yaşayabilirsiniz ama yine de şehrin alt tabakası ara sıra kapınıza kadar gelebilir. Uyuşturucu bağımlıları, serseriler. Fahişeler.”
Paris’te bir apartmanda geçen bu gizem dolu roman, oteldeki her bir sakinin derinlemesine sakladığı sırlarla merak uyandırıcı bir atmosfer sunuyor. Bu sürükleyici hikâye, kahramanımız Jess’in işsiz ve depresif halinden kurtulmak için hayatında yeni bir sayfa açma isteği ile başlıyor. Üvey kardeşi Ben’in, Jess’i Paris’e daveti, genç adamın hayatının bu yeni dönemi için umut ve heyecan dolu bir adım oluyor ve Jess, sil baştan yaptığı hayatıyla kendini Paris’te buluyor.
Geçirdiği zor günlerin ardından karanlıktan aydınlığa çıkacağını düşünen Jess için bu yeni tecrübe bambaşka olaylara başlangıç noktası oluyor. İşin içine hiç hesapta olmayan bir olay giriyor ve Jess’in büyük umutlarla evine geldiği üvey kardeşi Ben, kayıplara karışıyor.
“İşler nasıl bu noktaya geldi bilmiyorum. Ama her şeyin onun buraya gelmesiyle başladığını biliyorum. Üçüncü kata taşınmasıyla. Benjamin Daniels. Her şeyi o mahvetti.”
Yepyeni bir hayata adım atacağını düşünürken kendini bir gizemin içinde bulunan Jess, araştırmalarına yön veriyor ve böylece oteldeki komşularının gizemli dünyasına soru işaretleriyle dolu bir yolculuk başlıyor. Çünkü Ben’in çevresindeki apartman sakinleri, eklektik bir grup oluşturuyor; bu grup, sıcakkanlı olmaktan ziyade, her biri kendi sırlarını derinlemesine koruyan karakterlerle dolu.
Paris Apartmanı’ndaki her komşu, gizemli olaylara karışan ve kendi karanlık sırlarını paylaşmayan bir karakterler olara karşımıza çıkıyor. Jess’in Paris’e geçmişinden kaçmak isteği, hikâyenin içindeki gizemle birleşiyor, ancak asıl odak noktası Ben’in geleceği üzerinde beliriyor.
Paris Apartmanı, sürükleyici kurgusu ve gizemiyle okuyucuları son sayfalara kadar heyecanlandırmayı başarıyor. Yazar Lucy Foley’nin bu romanındaki farklılık, okurları tarafından Hitchcockvari bir tonunun hâkim olması olarak nitelendiriliyor. Roman, herkesin şüpheli olduğu ve göründüğü gibi olmayan bir dünyaya davet ettiği okuyucuları zekice kurgulanmış ve sürükleyici bir gizemle karşı karşıya getiriyor. Sürükleyici bir hikâye anlatımıyla okuyucuları, birçok konuyu ustalıkla birleştiren bir finale doğru yönlendiriyor.
Foley, kısıtlı bir karakter kadrosu ve tek bir mekânda geçen tarzıyla tanınmasına rağmen Paris Apartmanı‘nda daha açık bir atmosfer ve modern bir gizem anlayışı sunuyor. Apartmandaki komşuların çeşitli bakış açıları, okuyuculara karmaşık bir bulmacanın parçalarını bir araya getirme şansı verirken, Foley’nin ustalıklı anlatımıyla hikâye derinleşiyor. Kitap, yavaş tempolu ilerleyen ancak ilgi çekiciliğinden ödün vermeyen bir üsluba sahip. Lucy Foley, bu kitabı yazma sürecini ise şöyle anlatıyor:
“Bu kitabı yazmayı çok sevdim. Aynı zamanda yazdığım en zor kitaptı, bunun nedeni kısmen şimdiye kadar denediğim en karmaşık yapı ve önermelerin olması kısmen de başladığımda hamile olmam ve sonrasında bebeğimin doğmasıydı. Pandemi zamanı pek çok kişinin, özellikle de cesur sağlık çalışanlarının aksine evden rahatlıkla çalışabileceğim bir işim olduğu için ne kadar şanslı olduğumu biliyorum. Her neyse, bu kitapla ve onu dünyayla buluşturduğum için kendimle gurur duyuyorum. İngilizler bu şekilde konuşmaz belki ama ben gururluyum!”
Paris Apartmanı Yazarı Lucy Foley Hakkında
Lucy Foley, Durham Üniversitesi ve University College London’da İngiliz edebiyatı eğitimi almış ve birkaç yıl boyunca yayıncılık sektöründe kurgu editörü olarak çalışmıştır. The Book of Lost and Found ve The Invitation adlı kitapların yazarıdır. Londra’da yaşamaktadır.
Lucy Foley’nin bir diğer çok sevilen kitabı İstanbul’dan Son Mektup‘un incelemesini BURADAN okuyabilirsiniz.
1987, İstanbul doğumlu. Felsefeci, yaratıcı drama&tiyatro eğitmeni. Başta KalemKahveKlavye olmak üzere çeşitli mecralarda yazılar kaleme alıyor. İlk kitabı Aristoteles · Hayatı Bir Şölen Sofrası Gibi Bırakmalı Ne Susuz Ne de Sarhoş 2022’de Destek Yayınları’ndan çıktı. Evli ve iki kedi annesi.