Can Yayınları’ndan yeni bir dizi: Kısa klasikler, bir oturuşta okunabilecek en çarpıcı dünya klasiklerini bir araya getiren, çağdaş illüstratörler tarafından her kitap için özel olarak çalışılmış illüstrasyonların kapağa taşındığı yeni bir dizi. Dizinin ilk iki kitabı Gustave Flaubert’den Saf Bir Yürek ve Tolstoy’dan Polikuşka, Can Yayınları etiketiyle okuyucularla buluşuyor.
Fransız edebiyatında gerçekçiliğin öncüsü sayılan Gustave Flaubert, birçoklarınca başyapıt kabul edilen öyküsü Saf Bir Yürek’te, biricik aşkı Théodore askere alınmamak için hali vakti yerinde bir kadınla evlenince, çalıştığı çiftlikten ayrılıp başka bir kentte yaşayan dul bir kadının hizmetçisi olan Félicité’nin öyküsünü anlatır. Karşılıksız veren, karşılıksız seven bu talihsiz kızın hikâyesi eşliğinde ruhsal bir yolculuğa çıkarıyor okuru.
Flaubert’in tüm yazınsal ustalığını sergileyen bu eşsiz öyküyü Samih Rifat’ın çevirisiyle sunuyoruz.
“Saf Bir Yürek öyküsü sıradan bir yaşamın, bağlandığına coşkudan uzak bir biçimde bağlanan, taze, ekmek gibi yumuşak, dindar ve yoksul bir köylü kadının öyküsüdür.” Flaubert
Savaş ve Barış, Anna Karenina gibi başyapıtlarıyla tanıdığımız Tolstoy’un, toprak kölelerinin hayatına ışık tuttuğu, derin psikolojik ve ahlaki analizler içeren Polikuşka öyküsü, türün en parlak örneklerinden biri.
Gerçek bir olaydan esinlenen bu uzun öykü toprak kölesi Polikuşka’nın hikâyesini anlatır. Köyde sahtekârlıklarıyla tanınan Polikuşka’ya bir şans daha vermek isteyen toprak ağası hanımı, kasabaya ulaştırılmak üzere ona yüklü bir miktarda para emanet eder. Bütün bir köyün hayatını derinden sarsacak olayların fitili böylece ateşlenmiş olur.