Evine döndü. BabaZula “Ser ver, sır ver” diyordu. Fakat Baki’nin verebileceği bir tek, ser vardı.
Her şeyden korkuyordu Baki.
İnsanlardan, böceklerden, duvarlardan, müzikten… Korktuğu şey, kelimenin tam
anlamıyla “her şey”di. Yaşamaktan korkuyordu, ölmekten de. En
korktuğu şey ise korkmaya devam etmekti. Cyesm “Betray”i çalarken
müdahale etmeden dışarıya çıkmaya karar verdi, korkudan kaçmak için.
Merdivenlerden inerken kapıyı kilitleyip kilitlemediğini unuttu. Kontrol etmek
için geri döndü. Kilitlemişti. Aşağıya indi. Apartmanın kapısını açtı ve sokak
lambasını gördü. Her zamankinden daha parlaktı. Gözlerini kaçırdı. Adımlarına
dikkat ederek yürümeye başladı. Yerde takılabileceği şeyler olabilirdi. Duyduğu
korna sesiyle irkilip kafasını kaldırdığında ona doğru gelen iki sarı ışık
gördü.
İnsanlardan, böceklerden, duvarlardan, müzikten… Korktuğu şey, kelimenin tam
anlamıyla “her şey”di. Yaşamaktan korkuyordu, ölmekten de. En
korktuğu şey ise korkmaya devam etmekti. Cyesm “Betray”i çalarken
müdahale etmeden dışarıya çıkmaya karar verdi, korkudan kaçmak için.
Merdivenlerden inerken kapıyı kilitleyip kilitlemediğini unuttu. Kontrol etmek
için geri döndü. Kilitlemişti. Aşağıya indi. Apartmanın kapısını açtı ve sokak
lambasını gördü. Her zamankinden daha parlaktı. Gözlerini kaçırdı. Adımlarına
dikkat ederek yürümeye başladı. Yerde takılabileceği şeyler olabilirdi. Duyduğu
korna sesiyle irkilip kafasını kaldırdığında ona doğru gelen iki sarı ışık
gördü.
Kaldırıma çıktı. Yanından geçen arabadaki iki surat ve dört
göz, aynı anda olumsuz bir bakış attılar. Geri dönüp geleceklermiş gibi bir
bakış… Tedirgindi. Arka cebinde taşıdığı, dal soymaktan tüm keskinliğini
yitirmiş bıçağı sağ eliyle tutarak yürümeye devam etti. Arabadaki suratlar geri
gelse ne yapacağını düşündü. Arabadan inenlerden birinin karnına sapladı
bıçağı. Delik açtığı karından bıçağı çeker çekmez diğerinin boynuna sağladı.
Kaçtı oradan. Yakalandı sonra. Müebbet yemişti. Bir anda toparladı kafasını.
Sonra arabadan inenlerden biri, bıçağı Baki‘nin
midesine taktı. Sonra da karaciğerine. Öldü Baki. Arkasından sevgilisi Berra üzüldü sadece.
göz, aynı anda olumsuz bir bakış attılar. Geri dönüp geleceklermiş gibi bir
bakış… Tedirgindi. Arka cebinde taşıdığı, dal soymaktan tüm keskinliğini
yitirmiş bıçağı sağ eliyle tutarak yürümeye devam etti. Arabadaki suratlar geri
gelse ne yapacağını düşündü. Arabadan inenlerden birinin karnına sapladı
bıçağı. Delik açtığı karından bıçağı çeker çekmez diğerinin boynuna sağladı.
Kaçtı oradan. Yakalandı sonra. Müebbet yemişti. Bir anda toparladı kafasını.
Sonra arabadan inenlerden biri, bıçağı Baki‘nin
midesine taktı. Sonra da karaciğerine. Öldü Baki. Arkasından sevgilisi Berra üzüldü sadece.
Tekrar toparladı kafasını. Kimse gelmemişti. Peki
gelselerdi? Bunu düşünürken yolunu değiştirip ara sokağa girdi. Kaçtı oradan.
Çünkü ölmekten korkuyordu.
Öldürmekten de…
gelselerdi? Bunu düşünürken yolunu değiştirip ara sokağa girdi. Kaçtı oradan.
Çünkü ölmekten korkuyordu.
Öldürmekten de…
Yanından geçtiği mavi çöp poşetini Güçlü Şirin ‘e benzetti. Kafasını çevirip yürümeye devam ettiğinde
belki de ne kadar iyi bir çocuk olduğunu düşündü. Ama Güçlü Şirin ‘i tekrar
görmekten korktu ve dönüp bir daha bakmadı poşete. İki sokak lambası kadar
uzaktaki mavi binayı görünce doğru yolda olduğunu anladı. Kapısı her zaman açık
olan apartmandan içeri girdi. Asansör yine bozuktu. Basamakların sayısı üç kat
olana kadar çıktı. Berra’nın evine geldiğinde kapıdan Mücrim’in çıktığını
gördü.
belki de ne kadar iyi bir çocuk olduğunu düşündü. Ama Güçlü Şirin ‘i tekrar
görmekten korktu ve dönüp bir daha bakmadı poşete. İki sokak lambası kadar
uzaktaki mavi binayı görünce doğru yolda olduğunu anladı. Kapısı her zaman açık
olan apartmandan içeri girdi. Asansör yine bozuktu. Basamakların sayısı üç kat
olana kadar çıktı. Berra’nın evine geldiğinde kapıdan Mücrim’in çıktığını
gördü.
“Baki! Ben de
seni arıyordum.”
“Beni neden benim evimde aramıyorsun?”
“Burada olacağını düşündüm.”
“Peşimden gelme!”
seni arıyordum.”
“Beni neden benim evimde aramıyorsun?”
“Burada olacağını düşündüm.”
“Peşimden gelme!”
Geri döndü Baki.
Tiksindiği dünyada tek sevdiği şey olan Berra da aldatmıştı onu. Ne kalmıştı ki
geriye, siktir ettiği hayatından başka?
Tiksindiği dünyada tek sevdiği şey olan Berra da aldatmıştı onu. Ne kalmıştı ki
geriye, siktir ettiği hayatından başka?
Evine döndü. BabaZula
“Ser ver, sır ver” diyordu. Fakat Baki’nin verebileceği bir tek, ser
vardı. Zula demişken, aklına ne kadar olduğunu hatırlamadığı bir zaman önce,
mp3 çalarının pil yuvasından çıkardığı, üzerine lizerjik asit dietilamidi damlatılmış kağıdın yalnız olmadığını
hatırladı. Üstünde Güçlü Şirin resmi olan kağıdı ağzına attı. Yelkovan yüz
seksen, akrep ise on beş derece ilerledi. Balkona çıktı. Göğüs kafesinin içinde
atan kalbi, evin içinde çalan şarkının sesi gibi dışarı çıkmak istiyordu. Artık
“Heavyweight”in dakikadaki vuruş sayısıyla kalbininki eşitti. Boşluğa bıraktı bedenini.
Mükemmel duygular içerisindeydi: Şimdi hafifti, şimdi uçuyordu, şimdi kendisini
kendi altında görüyordu, şimdi bir Tanrı
dans edip geçiyordu içinden.
“Ser ver, sır ver” diyordu. Fakat Baki’nin verebileceği bir tek, ser
vardı. Zula demişken, aklına ne kadar olduğunu hatırlamadığı bir zaman önce,
mp3 çalarının pil yuvasından çıkardığı, üzerine lizerjik asit dietilamidi damlatılmış kağıdın yalnız olmadığını
hatırladı. Üstünde Güçlü Şirin resmi olan kağıdı ağzına attı. Yelkovan yüz
seksen, akrep ise on beş derece ilerledi. Balkona çıktı. Göğüs kafesinin içinde
atan kalbi, evin içinde çalan şarkının sesi gibi dışarı çıkmak istiyordu. Artık
“Heavyweight”in dakikadaki vuruş sayısıyla kalbininki eşitti. Boşluğa bıraktı bedenini.
Mükemmel duygular içerisindeydi: Şimdi hafifti, şimdi uçuyordu, şimdi kendisini
kendi altında görüyordu, şimdi bir Tanrı
dans edip geçiyordu içinden.
Ailesinin yıllar önce terk ettiği Baki’in bedeni birkaç saniye önceki konumundan yedi kat aşağıdaydı.
Babası Baki’ye “Cehennemin dibine
git!” demişti ve şimdi Baki, evinin
yedi kat dibindeydi. İsmiyse sadece bir kişi için baki kalacaktı: Berra.
Babası Baki’ye “Cehennemin dibine
git!” demişti ve şimdi Baki, evinin
yedi kat dibindeydi. İsmiyse sadece bir kişi için baki kalacaktı: Berra.
Tekrar kafasını toplamadı mı?