theme-sticky-logo-alt
img-alt
img-alt
img-alt
img-alt
img-alt
Kubilayhan Yalçın
Sussex Üniversitesi, İngiliz-Amerikan edebiyatı profesörlerinden John S. Whitley, Edgar Allen Poe’nun Wordsworth Classics’ten çıkan toplu öyküleri (Tales of Mystery and Imagination) için yazdığı önsözde, ilk evliliğini on üç yaşındaki kuzeniyle yapan Poe’nun “ırkçı, kölelik taraftarı, snob, alkolik, madde bağımlısı, histerik ve paranoyak” olduğunu yazıyor. Ayrıca Whitley, Poe’nun biyografik detayları hakkında bilgi vermenin zor olduğunu, çünkü…
Mithat Cemal Kuntay’ın Üç İstanbul‘u ile Nahid Sırrı Örik’in Sultan Hamid Düşerken romanlarının paralel okunması taraftarıyım. Her iki romanı okurken şöyle bir izlenime kapılıyorsunuz: Memlekette sadece at arabasından inmiş, otomatik vites arabalara binmişiz. Ya da telgrafın tellerine fiber-optik kablolar konmuş. Bunun dışında “siyaseten” Şark cephemizde yeni bir şey yok. Hatta korkarım on dokuzuncu yüzyıl koşullarına…
Karakarga Yayınları etiketiyle yayımlanan Hint Masalları çerçevesinde Kubilayhan Yalçın tarafından kaleme alınan bu yazının yanı sıra yazarın, serinin önceki kitaplarına dair incelemelerine BURADAN ulaşabilirsiniz. Masonik düşünür ve araştırmacı William Walker Atkinson, “Magus Incognito” (Bilinmeyen Büyücü) mahlasıyla yazdığı The Secret Doctrine Of The Rosicrucians (Gülhaçların Gizli Öğretisi) adlı kitabında, yeniden doğuşun insanlığın en eski öğretilerinden biri…
Ahmet Yaşar Ocak, Osmanlı İmparatorluğunda Marjinal Sufilik: Kalenderîler adlı çalışmasında şöyle diyor: “Hacı Bektaş-ı Veli’nin tıpkı Barak Baba gibi, yarı çıplak, saçı sakalı, kaşları kazınmış, ama uzun ve gür bıyıkları olan bir Haydari şeyhi olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Hiç şüphesiz bu portre, klasik Bektaşi ikonografisinde iyice yer etmiş bulunan… …cübbeli, sakallı, bıyıklı, başı taçlı Hacı…
“Ve nerede bir nefret bulacağımızı düşünürsek orada bir tanrı bulacağız; nerede bir başkasını öldürmeyi düşünsek orada kendimizi öldüreceğiz; nerede dışa doğru yol almayı umsak orada kendi varlığımızın merkezine geleceğiz; nerede yalnız olduğumuzu sansak orada bütün dünyayla birlikte olacağız.”  Joseph Cambell, Kahramanın Sonsuz Yolculuğu’ndan “Fakat gerçekten,” dedi Peter, “her yerde, belki de hemen şu köşenin arkasında…
Umberto Eco, James Bond romanlarını incelediği Fleming’de Anlatısal Yapılar adlı makalesinde, Bond romanlarının geleneksel masallarla benzer arketipal ögelere sahip olduğunu söylüyor. Eco’ya göre: Gizli Servis şefi M kraldır. Bond da kralın görevlendirdiği şövalye ya da Uyuyan Güzel’i öpüp, kurtaran prens. Genelde KGB destekli milyoner suç dehalarından oluşan düşmanlar ise prensesi şatoya hapsetmiş canavarlar: Hugo Drax,…
Sistematik bir şekilde “rüya günlüğü” tutulan bir evde büyüdüğüm için olsa gerek, rüya diliyle benzer simgesel araçları kullanan fantastik edebiyatı, hiçbir zaman “gerçekdışı” saçmalıklar olarak görmedim. Evet, gerçek hayatta devler yoktur; ama masallardaki devler, devleşmiş bir egonun simgesel ifadesi olabilir. Masallardaki krallıklar da, tıpkı rüyalarımızdaki evler, kuleler vb. mekânlar gibi, aslında “inanç sistemimizin” alegorik bir…
André Gide’in “Dostoyevski” biyografisi, kitabı keşfettiğim ilk günden bu yana peşimi bırakmayan, ne zaman okusam günlerce zihnimi bulandıran, neredeyse “canlı” hatta “şizofrenik” bir metin. Evde ne zaman “de yayınevi”nden çıkan o sarı kapaklı 1965 baskısı gözüme ilişse aklıma Urfalı Mateos Vekayi-Namesi’ndeki bir hikâye geliyor. 11.Yüzyıl’da yaşamış bu Ermeni tarihçiye göre Romalılar, bir tarihte Süryanilerin İncili’ni…
15 49.0138 8.38624 arrow 1 arrow 1 4000 1 0 horizontal https://kalemkahveklavye.com 300 0