Türkiye Polisiye Yazarları Birliği üyesi olan Onur Okan’ın kaleminden fantastik öğelerle çalışılmış Altın Balık, polisiyenin ilerleyeceği noktaya da göz kırpıyor. Siber bir dünyada suçların da kovalamacanın da siber ağlar üzerinden ilerlemesi işten bile olmayacaktı. Onur Okan bu eserle dijital çağın polisiye türündeki dönüşümüne başarılı bir örnek sunuyor.
Dokunduğu eşyanın tüm geçmişini bir film gibi izleyebilen Samet bunu bir lanet olarak görür. Fakat bu laneti bir mucize olarak görenler onun gölgeler içinde saklı kalmasına izin vermeyecektir. Planlar, İstanbul’da patlayan bir bombayla hayata geçtiğinde Samet için geri dönülmez yolculuk başlar. Saklandığı gölgeden çıkıp bu lanetli süper gücünü insanları kurtarmak için kullanmak zorundadır.
Altın Balık Romanının Konusu
“Altın Balık, bir denizin içinde tek başına kalandır. Diğerlerinden farklı olduğu için kendini değerli hissedip şanslı sayabilir. Diğer yandan, hiçbirine benzemediği için dışlanabilir, kendisini yalnız hissedebilir. Bir balıkçı olduğunu düşün, böyle bir balığın olsa ne yaparsın?”

İNCELE & SATIN AL
Herkesin oynadığı bir bilgisayar oyunu ve galibiyetin getirdiği vahşet…
Patlayan bir bomba ve işe yetişme telaşı sonsuza kadar biten ve akşam sevdiklerine dönemeyecek insanlar…
Patlamanın ardından yüz binlerce ekrandan işitilen şu sözler:
“Ne görüyorsunuz? Ne duyuyorsunuz? Neye inanıyorsunuz? Ben sizin adınıza bir cevap vereyim. Yalanlar görüyor, yalanları dinliyor ve yalanlara inanıyorsunuz. Sizi her an, her saniye ve her yerde, kesintisiz bir şekilde kandırıyorlar. Sanırım siz, bu durumdan mutlusunuz. Teknoloji sizin için bir nimet ve sizler de onun iflah olmaz müptelaları. Hadi, biraz gerçeklerden konuşalım.”
Peki, bu sözlerin sahibi kim? Bir sonraki eylemi ne olacak? Onu kim durduracak?
Altın Balık ise bu nefes kesen macerada dünyanın en gösterişli labirentinin dar sokaklarından çıkıp mısralara dokunan şairlerin gölgesinde geziniyor…
Peki, Altın Balık parmaklarının ucunda taşıdığı laneti kahramanca bir dokunuşa çevirip iyiliğe ilham verebilecek mi?
Aksiyon, macera ve fantastik okurları için nefes kesen bir polisiye roman!
Altın Balık‘tan Alıntılar
“Bize bir intikamcı buldun getirdin, onu pişirdik, eğittik ve bir caniye dönüştürdük. İşlevli bir cani oldu. İşte en tehlikelisi bu…”
“Bir yerlerde bir Altın Balık var. Onu yüzdüğü derin ve güvenli sulardan uzaklaştırıp ağımıza sürüklememiz gerekecek.”
“Bir acı duyduğum kesin, hepinizin hissettiği kadar ya da belki biraz daha fazlası ama sizler çabuk unutuyorsunuz, ben unutamadım, istedim ki siz de unutmayın.”
“Oyunun amacı çok basit, kendinize bir kurtarıcı bulmanız gerekiyor, bombaları sizin için bulacak bir kahramanız olmalı.”
“Onu aramaya başlayın. Size bir ipucu vereyim. Yıllardır dört duvar arasında yaşayan, bütün zamanını bilgisayar başında geçiren bir zavallı o. Olmayan Ülke’nin sanal denizlerinde gezinen bir korsan. Umutsuzca bir umudu aramak nasıl bir hismiş şimdi siz de tadacaksınız.”
ŞİMDİ OKU | ALTIN BALIK’TAN TADIMLIK ÖN OKUMA İÇİN TIKLA!
Onur Okan Kimdir?
Türkiye Polisiye Yazarlar Derneği üyesi olan Onur Okan, Anadolu Üniversitesi mezunu olup kariyerine bilgi güvenliği uzmanı olarak devam etmektedir. Aylık olarak internet üzerinden yayınlanmakta olan Dedektif dergide, yazdığı öyküler ve polisiye yazarlarıyla gerçekleştirdiği röportajlar yer alırken polisiye kültürü ve edebiyatı üzerine “Olay Yeri” isimli bir podcast serisi hazırlayıp yayınlamaktadır. Dedektif derginin 2019 yılının ağustos ayında yayınlanan ve içinde 15 farklı yazardan 15 farklı polisiye hikâyenin bulunduğu öykü seçkisine adını da veren “Velinimet Kırtasiyesi” isimli öyküsü ile yer almıştır.
ŞİMDİ OKU | Oğuzhan Arslan’dan Yazı Dizisi: Alternatif Suç Tipleri