Gözlerini açtı titreyerek kadın. Gerindi. Boğaz havasını çekti içine. Gülümsedi. Öyle böyle değil, hayran hayran gülümsedi. Telefona baktı. “Siktir et” der gibi, afedersiniz, dudağını büktü.
Biz daha ölmedik!
Koy bir kadeh daha!
Anlatacağım sabırsızlanma!
Bir gün…
Bir gün bir kadın oturdu üstüme.
Kızıl saçlı. İlk, saçlarına bakarım ben kadınların.
Kahverengiydi gözleri. Kadınların
gözleri her renktir aslında, bana kahverengi denk geldi o an. Yorgundu. Yer
açtık, toparlandık. Öylece durdu. Bilenler bilir, bizden on adım sonrası deniz.
Yosundu, martıydı, cümle ferah alem dostumuz bu yüzden. Mavisini, grisini meze
yaparız, şarkısını tozumuzla şehre yayarız. Her neyse, romantik olamayacak
kadar ayıktım kadın oturduğunda.
Ayıklığın dünyası başka… Boşluk şeklime girmiş, sıfatım hiçlik olmuş, en
genişinden sallamıyorum dünyayı. O gün ayığım, kadının şansına.
Bir gün bir kadın oturdu üstüme.
Kızıl saçlı. İlk, saçlarına bakarım ben kadınların.
Kahverengiydi gözleri. Kadınların
gözleri her renktir aslında, bana kahverengi denk geldi o an. Yorgundu. Yer
açtık, toparlandık. Öylece durdu. Bilenler bilir, bizden on adım sonrası deniz.
Yosundu, martıydı, cümle ferah alem dostumuz bu yüzden. Mavisini, grisini meze
yaparız, şarkısını tozumuzla şehre yayarız. Her neyse, romantik olamayacak
kadar ayıktım kadın oturduğunda.
Ayıklığın dünyası başka… Boşluk şeklime girmiş, sıfatım hiçlik olmuş, en
genişinden sallamıyorum dünyayı. O gün ayığım, kadının şansına.
Burnunu
çekti kadın birkaç defa. Telefonuna
baktı. Sonra bir daha baktı. Ağlamaya başladı. Eşek değiliz, anladık. Kadın ayrılmış bir adamdan. Yolu düşmüş
bana. Ne yapmak gerek? Bu zamana kadar ne yaptıysak onu yapalım, diye geçirdim
içimden. Kadın koyverdi gözyaşlarını
o sırada. İçim parçalandı. Hatta geçmişten birkaç anı, beton yüreğimi çatlattı.
O ayrı mesele. Misafiri hoş tutmalı önce, diyerek çağırdım eşrafı.
çekti kadın birkaç defa. Telefonuna
baktı. Sonra bir daha baktı. Ağlamaya başladı. Eşek değiliz, anladık. Kadın ayrılmış bir adamdan. Yolu düşmüş
bana. Ne yapmak gerek? Bu zamana kadar ne yaptıysak onu yapalım, diye geçirdim
içimden. Kadın koyverdi gözyaşlarını
o sırada. İçim parçalandı. Hatta geçmişten birkaç anı, beton yüreğimi çatlattı.
O ayrı mesele. Misafiri hoş tutmalı önce, diyerek çağırdım eşrafı.
Ayıklığı
bozmalı, dumanı ayarında tutmalı.
bozmalı, dumanı ayarında tutmalı.
Deniz
duruldu bir kalemde. Rüzgar pamuk şekeri gibi dokundu dudaklara. Martıların en
asilleri seyirlik başladılar uçmaya. Diğerleri mırın kırın etse de, biz daha
ölmedik, evellallah saygıda kusur etmezler. Mavi açtı kendini. Güneş, eteğinin
açısını hafif meşrep ayarladı. En tatlı kediler kadının ayağına dolandı. Gülümsedi kadın. Kayıklardan yakışıklı olanlar gevşedi. Hoop! Toparlandılar
bir hamlede, ah aferin şöyle. Yük gemileri kasvetlidir, kestik yollarını. Dedim
madama, gönder ışıklı bir şeyler. O da ne? Boğazın bir ucundan bir ucuna
curcuna. Işıklar, şarkılar, yabancılar, aşıklar, kocaman bir gemi önümüzde raks
etmekte. Ay yaşa! Fotoğraf makinesini çıkardı kadın. Yüzü, gözü toparlandı. Unutmak zor ama yüreği az da olsa
ferahladı.
duruldu bir kalemde. Rüzgar pamuk şekeri gibi dokundu dudaklara. Martıların en
asilleri seyirlik başladılar uçmaya. Diğerleri mırın kırın etse de, biz daha
ölmedik, evellallah saygıda kusur etmezler. Mavi açtı kendini. Güneş, eteğinin
açısını hafif meşrep ayarladı. En tatlı kediler kadının ayağına dolandı. Gülümsedi kadın. Kayıklardan yakışıklı olanlar gevşedi. Hoop! Toparlandılar
bir hamlede, ah aferin şöyle. Yük gemileri kasvetlidir, kestik yollarını. Dedim
madama, gönder ışıklı bir şeyler. O da ne? Boğazın bir ucundan bir ucuna
curcuna. Işıklar, şarkılar, yabancılar, aşıklar, kocaman bir gemi önümüzde raks
etmekte. Ay yaşa! Fotoğraf makinesini çıkardı kadın. Yüzü, gözü toparlandı. Unutmak zor ama yüreği az da olsa
ferahladı.
Çıktım kaldırımların önüne. Hadi arkadaşlar,
dedim. Başlayalım.
dedim. Başlayalım.
Sazımız,
sesimiz yerindedir çok şükür. Kadın
şaştı kaldı halimize. Bir kaldırıma
oturup dertlenmeyi umarken neler geldi başına, diye hayıflandı belki de.
Oturmaya mı geldik kabilinden tuttuk elini. Ay geldi sonra, yıldız geldi. Sokak
lambalarını takıp takıştırmış kokoş gece geldi. Cümbüşü duyunca uyanan birkaç
hikaye geldi. Hikayeler, dillerinin koynundan kaçıp kaçıp sahile gelirler
zaten. Ee yıllardır aynı geçim derdi aynı üslup, onlarınki de can, değişiklik
istiyorlar. Geçen günkü gibi diller basmasın da eğlenceyi. Aman! Cümle alem
cümleyle vurdular kafamıza. Biz yoldan çıkarıyormuşuz bunları. Ne alakası var.
Mendebur kalıplarından sıkılıyor zavallıcıklar. Tahtaya vuralım yine de. Çirkef
olur boğazın dili, bulaşmaya gelmez.
sesimiz yerindedir çok şükür. Kadın
şaştı kaldı halimize. Bir kaldırıma
oturup dertlenmeyi umarken neler geldi başına, diye hayıflandı belki de.
Oturmaya mı geldik kabilinden tuttuk elini. Ay geldi sonra, yıldız geldi. Sokak
lambalarını takıp takıştırmış kokoş gece geldi. Cümbüşü duyunca uyanan birkaç
hikaye geldi. Hikayeler, dillerinin koynundan kaçıp kaçıp sahile gelirler
zaten. Ee yıllardır aynı geçim derdi aynı üslup, onlarınki de can, değişiklik
istiyorlar. Geçen günkü gibi diller basmasın da eğlenceyi. Aman! Cümle alem
cümleyle vurdular kafamıza. Biz yoldan çıkarıyormuşuz bunları. Ne alakası var.
Mendebur kalıplarından sıkılıyor zavallıcıklar. Tahtaya vuralım yine de. Çirkef
olur boğazın dili, bulaşmaya gelmez.
Kadın sarhoş oldu muhabbetten.
Sabaha karşı
geçtik yerlerimize. Malum, belediye… Kadının
üstünü örttü kediler. Köpekler bekçilik etti başında.
geçtik yerlerimize. Malum, belediye… Kadının
üstünü örttü kediler. Köpekler bekçilik etti başında.
Gözlerini
açtı titreyerek kadın. Gerindi.
Boğaz havasını çekti içine. Gülümsedi. Öyle böyle değil, hayran hayran
gülümsedi. Telefona baktı. “Siktir et” der gibi, afedersiniz, dudağını büktü.
açtı titreyerek kadın. Gerindi.
Boğaz havasını çekti içine. Gülümsedi. Öyle böyle değil, hayran hayran
gülümsedi. Telefona baktı. “Siktir et” der gibi, afedersiniz, dudağını büktü.
Aferin be kadın! Aferin be kızım! Değer mi elin
adamı için…
adamı için…
Kalktı
gitti.
gitti.
Biz daha ölmedik!
Mühendis / Yazar. Çeşitli kitap eklerinde kitap inceleme / eleştiri yazıları çıktı. Kalemkahveklavye site ve dergisinde öykü, deneme, kitap incelemeleri yazmaya devam ediyor.