“Geçmiş sessiz yıkılır” yazmıştım kimsenin okumadığı
romanımın girişinde. Ne zaman o yıkıldığını sandığım geçmişten biraz
uzaklaşsam, bugünümü azıcık sevmeye başlasam, yastığımın altında gizlendiği
yerden çıkıp geliyor geçmişim.
Haksızlığa uğramak büyük lütuftur, elinde olmadan
kaybettiğin şeyler, daha büyük getiriler için sus payı olur karşındakine. Sana söyleyecek
sözü olmaz kimsenin, kuzu gibiyken kurda dönüşürsün gitgide. Haksızlığa uğramak
insana o kadar büyük bir haklılık getirir ki bir daha hiç haksız olmayacağını
sanırsın. Seni sen yapan geçmişinden, oradaki insanlardan, olaylardan gittikçe
daha da soğursun. Geldiğin yeri seversin. Dünyadan bihaber, hayatının
mahvedildiği günler yerine, her şeyin kontrolün altında olduğu, canavar gibi
olan bugünleri seçersin. Geçmişinle barışır, şimdinle kucaklaşır, geleceğe göz
kırparsın.
kaybettiğin şeyler, daha büyük getiriler için sus payı olur karşındakine. Sana söyleyecek
sözü olmaz kimsenin, kuzu gibiyken kurda dönüşürsün gitgide. Haksızlığa uğramak
insana o kadar büyük bir haklılık getirir ki bir daha hiç haksız olmayacağını
sanırsın. Seni sen yapan geçmişinden, oradaki insanlardan, olaylardan gittikçe
daha da soğursun. Geldiğin yeri seversin. Dünyadan bihaber, hayatının
mahvedildiği günler yerine, her şeyin kontrolün altında olduğu, canavar gibi
olan bugünleri seçersin. Geçmişinle barışır, şimdinle kucaklaşır, geleceğe göz
kırparsın.
Sonra bir gün… Bir gün o kadar da haklı olmadığını anlarsın.
Kınadığın, eleştirdiğin, seni sen yapan ama bunu acıtarak yapan her ne ise ve
her kimse, işte ona dönüşmeye başlarsın. Sırtındaki bıçağı çıkarmadan, elindeki
bıçağı önündekine saplarsın. Mevzuyu anladın, tebrikler!
Kınadığın, eleştirdiğin, seni sen yapan ama bunu acıtarak yapan her ne ise ve
her kimse, işte ona dönüşmeye başlarsın. Sırtındaki bıçağı çıkarmadan, elindeki
bıçağı önündekine saplarsın. Mevzuyu anladın, tebrikler!
Hataların seni öyle bir yere sürükler ki,
geçmişine sarılma sebebin, geçmişteki aptallığın olmaya başlar. Yine o salak
olayım, yine oramdan buramdan sokulan bıçakları hissetmeyim, yine haksızlığa
uğramış olmanın haklılığını taşıyayım istersin. İçinden çıktığım bokun kokusunu
taşımaktansa o bokta boğulayım daha iyi dersin. Üstelik, geçmişine sarılma
bahanesinin bu kadar boktan bir şey olmasına bir kat daha fazla lanet edersin.
geçmişine sarılma sebebin, geçmişteki aptallığın olmaya başlar. Yine o salak
olayım, yine oramdan buramdan sokulan bıçakları hissetmeyim, yine haksızlığa
uğramış olmanın haklılığını taşıyayım istersin. İçinden çıktığım bokun kokusunu
taşımaktansa o bokta boğulayım daha iyi dersin. Üstelik, geçmişine sarılma
bahanesinin bu kadar boktan bir şey olmasına bir kat daha fazla lanet edersin.
Kılıcımın iki ucu da keskin. Seni ne kadar kesersem kendimi
de keserim. Ama şimdi, geçmişte terk ettiğim kötü bir alışkanlığı tekrar
ediyorum. Tüm keskin uçlarla kendimi kesiyorum.
de keserim. Ama şimdi, geçmişte terk ettiğim kötü bir alışkanlığı tekrar
ediyorum. Tüm keskin uçlarla kendimi kesiyorum.
İnsan kulağı 20 – 20 bin Hz arasındaki sesleri duyar. Geçmiş
sessiz yıkılır. Sessiz olduğundan değil, duyulamayacak kadar gürültülü
olduğundan.
sessiz yıkılır. Sessiz olduğundan değil, duyulamayacak kadar gürültülü
olduğundan.