Gemiler, limanlar için yapılmamıştır. İnsan daima güvende olmak için
yaratılmamıştır.
yaratılmamıştır.
Siz de yatağa yatmadan önce ışığı
açıp, her şeyin konumunu kafasındaki haritaya yerleştirip öyle yatan garanticilerden misiniz?
açıp, her şeyin konumunu kafasındaki haritaya yerleştirip öyle yatan garanticilerden misiniz?
Çocuklarınızın ellerini bırakmaz
mısınız hiç siz? “Bırakayım, düşsün, düşecek elbet…” demez misiniz? Onları da
kendi bellediğiniz yolda sürükler misiniz?
mısınız hiç siz? “Bırakayım, düşsün, düşecek elbet…” demez misiniz? Onları da
kendi bellediğiniz yolda sürükler misiniz?
Sizin sularınızda martı havalanmaz
mı hiç? Hep serçe ürkekliğinde veya güvercin usulluğunda mı yaşarsınız?
mı hiç? Hep serçe ürkekliğinde veya güvercin usulluğunda mı yaşarsınız?
Birden bomboş alanları doldurmak
nedir bilmez misiniz? Hayatınız boyunca hep kalabalıktan kaçtınız mı? Hep temkinli, her anını hesaplayanlardan
mısınız? Yoksa siz insan değil de güvercin misiniz?
nedir bilmez misiniz? Hayatınız boyunca hep kalabalıktan kaçtınız mı? Hep temkinli, her anını hesaplayanlardan
mısınız? Yoksa siz insan değil de güvercin misiniz?
Ölümünüz bile mutlaka
beklendik olacaktır sizin. Ani ölümlere
göre değil bedeniniz, göğüs kafesiniz. Yine de ölümden korkar mısınız? Ölümü
daha öncesinde deneyimleyemediğiniz için mi? Milyonlarca insan ölürken,
bilmenin rahatlığıyla ölüme
gidemeyeceğiniz için, ölüme giderken “Bunu daha önce görmüştüm” diyemeyeceğiniz
için mi? Haklısınız.
beklendik olacaktır sizin. Ani ölümlere
göre değil bedeniniz, göğüs kafesiniz. Yine de ölümden korkar mısınız? Ölümü
daha öncesinde deneyimleyemediğiniz için mi? Milyonlarca insan ölürken,
bilmenin rahatlığıyla ölüme
gidemeyeceğiniz için, ölüme giderken “Bunu daha önce görmüştüm” diyemeyeceğiniz
için mi? Haklısınız.
Göğüs kafesiniz hızlı soluk alıp
vermelere göre değil. Göğüs kafesiniz içinde belli ki sırma tüylü bir kuş
beslememişsiniz siz hiç. Siz o kuş olmadan yaşamayı tercih edenlerdensiniz.
vermelere göre değil. Göğüs kafesiniz içinde belli ki sırma tüylü bir kuş
beslememişsiniz siz hiç. Siz o kuş olmadan yaşamayı tercih edenlerdensiniz.
Yeni aşklara yelken açmayıp
durduğu limanı sevenlerden misiniz siz de? Nerden bilebilirsiniz Marsilya’daki
limanın İstanbul’dakinden daha iyi olmadığını?
durduğu limanı sevenlerden misiniz siz de? Nerden bilebilirsiniz Marsilya’daki
limanın İstanbul’dakinden daha iyi olmadığını?
Unutmayın, gemiler limanlar için
yapılmamıştır. İnsan daima güvende olmak için yaratılmamıştır. Kalbimiz
hissetmek, gözlerimiz görmek için “hazır ol”dadır. Kulaklarımız daima bir sesi
algılamak. Onların bu hakkını elinden almak reva mı? Ya onlar vücut; siz de göz
ve kalp gibi ona bağlı organlar olsaydınız? Ve zorunlu ihtiyaçlarınızı
karşılamak için bile olsa sesinizi çıkaramasaydınız?
yapılmamıştır. İnsan daima güvende olmak için yaratılmamıştır. Kalbimiz
hissetmek, gözlerimiz görmek için “hazır ol”dadır. Kulaklarımız daima bir sesi
algılamak. Onların bu hakkını elinden almak reva mı? Ya onlar vücut; siz de göz
ve kalp gibi ona bağlı organlar olsaydınız? Ve zorunlu ihtiyaçlarınızı
karşılamak için bile olsa sesinizi çıkaramasaydınız?
Duygularınızın kıymetini
bilin ve harekete geçin. Duygularımız
içimizde koşturan atlardır, fakat dizginlemek için değil peşinden koşmak için.
Cemal’im der ki “Ben atımı böyle dört nala sürüyorum ya yetişmek için mi
bilmem, kaçmak için mi? ” Öyleyse atlarınızı iyi tanıyın, en içinize sinenin de
sırtına atlayın…
bilin ve harekete geçin. Duygularımız
içimizde koşturan atlardır, fakat dizginlemek için değil peşinden koşmak için.
Cemal’im der ki “Ben atımı böyle dört nala sürüyorum ya yetişmek için mi
bilmem, kaçmak için mi? ” Öyleyse atlarınızı iyi tanıyın, en içinize sinenin de
sırtına atlayın…
Deneyin. Pişman olmayacaksınız.
İnsanız, bir kere doğuyoruz. En güvenli koyda olduğunuzu düşünseniz bile aşık
olduğunuz yöne kırın dümeninizi, merak etmeyin dümeninizi kıracak hiçbir şey
yaşamayacaksınız bu yolda! Çünkü derler ki: “Yapamadığımız şeylerden duyduğumuz
pişmanlık, yaptıklarımızdan duyduğumuz pişmanlıktan kat kat fazladır!”
İnsanız, bir kere doğuyoruz. En güvenli koyda olduğunuzu düşünseniz bile aşık
olduğunuz yöne kırın dümeninizi, merak etmeyin dümeninizi kıracak hiçbir şey
yaşamayacaksınız bu yolda! Çünkü derler ki: “Yapamadığımız şeylerden duyduğumuz
pişmanlık, yaptıklarımızdan duyduğumuz pişmanlıktan kat kat fazladır!”
Alanları doldurun, boşaltın.
Doldurun, boşaltın… Unutmayın, yapraklar bir gün yere dökülmek için her bahar
yeşerir. Siz de kirletin ki arınsın. Bozun ki düzelsin. Kırıp dökün ki onulsun.
Ve her şey bir gün bitmek üzere yaşansın… Bir kelebeğin tüm yaşamına
sıkıştırdıklarını siz, size verilmiş bu geniş sahada yaşayın!
Doldurun, boşaltın… Unutmayın, yapraklar bir gün yere dökülmek için her bahar
yeşerir. Siz de kirletin ki arınsın. Bozun ki düzelsin. Kırıp dökün ki onulsun.
Ve her şey bir gün bitmek üzere yaşansın… Bir kelebeğin tüm yaşamına
sıkıştırdıklarını siz, size verilmiş bu geniş sahada yaşayın!
Şimdi yaşama vakti! Gör, yaşa, aşık
ol, sev, dokun, susma! Utanma! Başkasının değil kendi yaşamını yaşamak için
geldiğini hatırlat onlara! Bunu herkes bilir diye düşünme… Unutanlar ne de çok
var aslında.
ol, sev, dokun, susma! Utanma! Başkasının değil kendi yaşamını yaşamak için
geldiğini hatırlat onlara! Bunu herkes bilir diye düşünme… Unutanlar ne de çok
var aslında.
Not: “Limandaki gemi güven içindedir fakat gemiler limanlar için yapılmamıştır.” John A. Shedd aforizmasından esinlenilmiştir.