Yazar Dilek Neşe Açıker’in yeni eseri “Yanardöner’in Sıradan Mucizesi”, Yitik Ülke Yayınları etiketiyle raflardaki yerini aldı. Açıker, daha önce “Gündüz Kelebeği”, “Şarkısı Güzel”, “Denizin Hikâyesi” gibi romanları yazmış, Bozkurt K. Yılmaz’la beraber “Evladıma Miras Bu Sevda” adlı çok yazarlı bir kitabı yayına hazırlamıştı. Sürükleyici yapısı ve akıcı diliyle dikkat çeken “Yanardöner’in Sıradan Mucizesi”nin kapak arkası yazısında okura şöyle sesleniliyor:
“Eski trapezci, sonra da epey tuhaf işler yapmış ölü bir kocam var ki onun da eski karısı tarihi eser kaçakçısı, çılgın bilim insanı ve katil bir teyze ekleyelim buna, ben de bir kukla yapımcısıyım. Bu kadarını İtalyan edebiyatında bile zor bulursun. Tabii bunlar en üst katmanda görünenler. Alttakilere Dante baksa cehennemine birkaç kat daha eklerdi. Yani ben olsam ben de kendimi takip ederdim.”
“Önyargılı biri değilimdir.”
“Sana haklıydın diyorum Marlin…”
Kocasını öldürmediği anlaşıldıktan sonra nihayet sıradan bir hayata adım atacağını zanneden Mora’yı bekleyen sürprizler vardı. En yakın arkadaşı Sedna, teyzesi Narel, Balıkçı ve hikâyeye zamansız giren Marlin her şeyi altüst etmişti. Üstelik gerçekle kurgu birbirine girmiş, Mora’nın tuhaf kuklalarından daha ucube bir hayatı yaşamaları için önlerine koymuştu. Peki, “Yanardöner’in Sıradan Mucizesi” tüm bunların çözümü olabilir miydi? Cevabı, romanın sayfalarında sizi bekliyor.